Cumalıkızık’ta Bir Gün

Cumalıkızık Bursa’ya 15 km uzaklıkta, Uludağ’ın eteklerine kurulmuş, insanı kendine hayran bırakan köy.

Adını ilk kez Kınalı Kar(*) dizisiyle duydum. Bursa’ya her gidişimizde, hep gidelim deyip gidemediğimiz köye sonunda gittim, evet! Giden arkadaşlarım hep bahsetmişti güzelliğinden, lakin görmek lazım, çünkü gerçekten çok güzel:)

Yol…

Yolculuklar huzur verir insana, özellikle sizinle aynı heyecanı paylaşan yol arkadaşlarınız varsa, hayat gibi tüm yolculuklar çok daha güzeldir…Uzun ve maceralı yolculuğumuzun ardından vardık köye. Köyün güzel manzarası insanın adeta tüm yorgunluğunu alıyor. Çocuklar gibi sağa sola koşturup ilk anda her yeri gezme çabasına girdik.

Kahvaltı

Evlerden gelen mis kokular başımızı döndürdü. Mini bir gezinmeyle kahvaltı evine doğru yol aldık. Meydandaki bir kahvaltı evine girdik, ev sahipleri karşıladı bizi. Buradaki çoğu mekanı aileler işletiyor. Köyün güzel insanları kendi yaptıkları reçelleri, kahvaltılıkları sunuyor, en taze ve en güzel haliyle. Evi gezip üst kattaki yerimizi aldık. Evlerin şekli, dekoru sanki her zaman geliyormuşsunuz gibi sıcak ve samimi karşılıyor. Köyün enfes lezzetleri bir bir yerini aldı masamızda.

Ekmek, zeytin, tereyağ, kaymak, yumurta, sarma, börek, çeşitli peynirler, domates, salatalık ve özel salçasıyla mis gibi kahvaltı görüntüsüyle de doyuruyordu. Büyük iştahla doyurduk minik midelerimizi:)

Keyifli kahvaltımızın ardından gezmeye ve fotoğraf çekmeye başladık. Her yeri çekmek için adeta birbirimizle yarıştık:)

Öğlene doğru güneş sıcaklığını iyice hissettirmeye başladı. Gezimize ufak bir mola verip meydandaki kahvaltı evlerinden birine girdik. İşletme sahibinin önerisiyle böğürtlen suyu içmeye karar verdik. Buz gibi böğürtlen suyumuzu yudumlarken mis gibi çiçek kokuları ve kuş sesleri eşliğinde bir kez daha doğanın muazzam güzelliğini huzurunu yaşama fırsatı bulduk.

Genelde 3 katlı olan taş, ağaç ve kerpiçten yapılmış evleriyle, temiz havasıyla insana bambaşka bir keyif sunuyor  Cumalıkızık. Evlerin arasındaki kaldırımsız kendine has taşlı dar yollarda gezmek, türlü meyvelerle süslü ağaçlardan meyve yemek, zamanda yolculuk yapmak gibi. Malum ağaçların kesildiği, parklarımızın elimizden alındığı şu günlerde neredeyse unuttuğumuz görmeye alışık olmadığımız görüntüler…

Şehrin gürültüsünden, sesinden, tozundan uzak sakin mis gibi temiz havayı solumak ve arınmak için güzel bir tercih Cumalıkızık. Uludağ’ın asaletiyle köyün masumiyeti öyle güzel bir manzara oluşturmuş ki, burada oturup saatlerce seyre dalabilirsiniz.

Biz tüm güzelliği bir güne sığdırmaya çalıştık. Ancak hafta sonunu Cumalıkızık’ta geçirmek isteyenler için hemen söyleyeyim, birbirinden güzel pansiyonlarda konaklama yapmak kahvaltı dahil kisi basi 65 TL. Özellikle benim gibi fotoğraf çekmeyi seviyorsanız, hiç vakit kaybetmeden Cumalıkızık’a gelmelisiniz. Burada zaman huzurla akıyor:)